Bugün burada, ülkemizin tarihine kara bir leke olarak geçen ve hafızalarımızdan asla silinmeyecek olan Sivas Katliamı’nı anmak ve kaybettiğimiz değerli insanları saygıyla yad etmek için toplandık. 2 Temmuz 1993 tarihinde, Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında Madımak Oteli’nde konaklayan 33 aydın, yazar ve sanatçı ile 2 otel çalışanı, fanatik bir grubun saldırısı sonucu hayatlarını kaybetti. Bu vahim olay, ülkemizde toplumsal huzurun ve birliğin ne denli kırılgan olabileceğini acı bir şekilde bizlere göstermiştir.
Sivas Katliamı, yalnızca bir grup insanın vahşice öldürülmesi değildir. Bu olay, aynı zamanda hoşgörüsüzlüğün, bağnazlığın ve fanatizmin nelere yol açabileceğinin en çarpıcı örneklerinden biridir. O gün, Madımak Oteli’nde yaşananlar, insanlığa, sanata ve düşünce özgürlüğüne yapılmış bir saldırıdır ve hepimizi derinden yaralamıştır. Toplum olarak, farklılıklarımızı kabul etmek ve birlikte yaşama kültürünü geliştirmek adına bu trajediden ders çıkarmamız gerekmektedir.
Bu olay, toplumumuzun hoşgörü ve anlayış içinde yaşaması gerektiğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Farklı inançlar, düşünceler ve yaşam biçimlerinin bir arada var olabilmesi, barış içinde bir toplum inşa edebilmemiz için elzemdir. Sivas Katliamı, bu hoşgörüsüzlüğün ve ayrımcılığın ne denli yıkıcı sonuçlara yol açabileceğini bize acı bir şekilde hatırlatmaktadır.
Hayatını kaybeden 33 aydın, yazar ve sanatçının her biri, kendi alanlarında önemli eserler vermiş, toplumumuza değer katmış insanlardı. Onların kaybı, yalnızca aileleri ve yakınları için değil, tüm ülkemiz için büyük bir kayıptır. Onların anısını yaşatmak ve ideallerine sahip çıkmak, bizlerin en önemli görevlerinden biridir. Özgür düşüncenin, sanatın ve hoşgörünün yeşermesi için çalışmalı ve bu değerleri gelecek nesillere aktarmalıyız.
2 Temmuz Sivas olaylarından hemen sonra 5 Temmuz Erzincan, Kemaliye İlçesi, Başbağlar köyünde namaz esnasında düşen terör saldırısı sonucu hayatını kaybeden 33 masum vatandaşımızı da katlederek ülkemizi büyük bir kaosa sürüklemek ve kardeşlik bağlarını zedelemek isteyenlere karşı sağduyulu davranarak hain planlar bozulmuş oldu. Başbağlar’da yaşamını yitiren vatandaşlarımıza da Allahtan rahmet diliyoruz.
Bu acı hatıra, toplumsal barış ve kardeşlik yolunda atacağımız adımlara ışık tutmalıdır. Bir daha böyle acı olayların yaşanmaması için hepimize büyük sorumluluk düşmektedir. Toplum olarak birbirimize karşı daha anlayışlı, hoşgörülü ve saygılı olmalı, farklılıklarımızı zenginlik olarak görmeliyiz. Ancak bu şekilde barış ve huzur içinde bir arada yaşayabiliriz.
Sivas Katliamını unutmayacağız, unutturmayacağız. Hayatını kaybedenleri saygı ve rahmetle anıyor, ailelerine ve sevenlerine bir kez daha başsağlığı diliyorum. Onların anısını yaşatmak ve ideallerini sürdürmek için elimizden geleni yapacağımıza söz veriyoruz.
Ülkemiz dışında yine yakın tarihte farklı Coğrafya ’da Sırpların Boşnak kardeşlerimize karşı yapmış olduğu soykırım niteliğinde ki Srebrenitsa Katliamında yaşamını yitirenleri de saygı ve rahmetle anıyoruz. Dünya üzerinde ki tüm soykırım ve katliamları bir kez daha kınıyor ve lanetliyoruz.
